Yenilebilir Enerji İçin Yeşil Tarife Modeli
Yenilenebilir enerji kaynakları, ‘Yeşil tarife’ adıyla hayatımıza girmeye hazır. Yapılan son düzenlemeye göre yetkilendirilen firmalar yeşil enerji tarifeleri oluşturarak sadece karbon salınımı düşük yeşil ve yerli enerji kaynakları ile üretilen enerjiyi tüketiciye sunabiliyor
13 Ağustos 2020 - 23:26
‘Yeşil tarifenin’ görece daha pahalı olmasına rağmen enerji kaynaklarını yerlileştirmede de önemli bir hamle olduğunu söyleyen elektrik tarifeleri karşılaştırma ve tedarikçi değiştirme internet sitesi encazip.com’un kurucusu Çağada Kırım, yeşil enerji tarifeleri hakkında merak edilenlere ışık tuttu
Fosil kaynaklardan elde edilen enerji kaynakları varlıklarını güçlü bir biçimde sürdürse de hem uzun vadede rezervlerinin tükenme ihtimallerinin olması hem de bu tipteki enerji kaynaklarına olan genel yaklaşımların olumsuzluğu nedeniyle enerji üretiminde; güneş, su ve rüzgar gibi doğal kaynaklara olan ilgi her geçen gün artıyor
Çevreye duyarlı şekilde üretilen enerji türünü ifade eden “yeşil enerji”, üretim şekline göre farklı maliyetler oluşturmakta. “Yeşil enerji” çevresel duyarlılığının yanında enerji kaynaklarının yerlileştirilmesi açısından da önem taşıyor
Ülkemizde yeşil, yenilenebilir enerji kaynakları toplam elektrik üretiminin yaklaşık yüzde 40’ını kapsıyor. En büyük enerji üretimi ise tamamına yakını ithal edilen doğal gaz kaynakları kullanılarak yapılıyor. Yeşil enerji üretiminin büyük bir kısmı, hidrolik (su gücü) kaynaklar ile sağlanmakta olup son yıllarda artan devlet teşvikleri ile özellikle rüzgar enerjisinin kullanım payı da artış göstermeye devam ediyor
2024’te yüzde 50 artacak
Uluslararası Enerji Ajansının (IEA) "Yenilenebilir Enerji 2019" raporuna göre, küresel yenilenebilir enerji kapasitesinin 2019-2024 döneminde yüzde 50 artarak 3 bin 721 gigaWatt’a yükseleceği öngörülüyor. Bu dönemde, dünya yenilenebilir enerji kurulu gücüne bin 200 gigaWatt kapasite eklenecek. 2024 yılında geçen yıla göre yüzde 50 artacağı öngörülen Türkiye'nin yenilenebilir enerji kaynaklarının, bu artışla Avrupa'da en fazla yenilenebilir enerji kapasitesi bulunan 5 ülkeden biri olacağı tahmin ediliyor
Tedarikçi firmalar yeşil enerji tarifesi oluşturabiliyor
Bugün, herhangi bir yeşil tarife seçimi yapılmaması durumunda, elektrik enerjisinin ülkemizin elektrik havuzundan tedarik edildiği kabul ediliyor. Geçtiğimiz yıla bakıldığında tüketilen lisanslı elektriğin yüzde 42,1’i’nin yenilenebilir kaynaklardan üretildiği görülüyor
Yapılan son düzenlemelerle birlikte “yetkilendirilen tedarikçi firmalar” yeşil enerji tarifeleri oluşturarak sadece karbon salınımı düşük yeşil ve yerli enerji kaynakları ile üretilen enerjiyi tüketiciye sunabiliyor. Düzenlemeye göre, elektrik tedarikçileri, her yıl bir önceki yıl sattıkları elektriğin ne kadarının yenilenebilir enerji kaynakları kullanan santrallerden yapılan alımlarla sağlandığını internet sitelerinde belirtmek zorunda. Böylece tüketiciler seçtikleri elektrik tedarikçilerinin ne kadar “yeşil” olduğunu önceden görebiliyor ve seçimlerini buna göre yapabiliyor
Yeşil tarife için detaylı düzenleme yapılmalı
Son yapılan mevzuat değişikliklerine göre artık tüketiciler, kullandıkları elektriğin yalnızca yenilenebilir kaynaklardan olmasını talep edebilecek. Açıklanan tarifelere göre yeşil tarife aktif enerji birim fiyatı 0,70 TL olarak belirlendi. Yeşil olmayan tarifelerin evler için 0,36 TL iken tüketici fatura dip toplamında yüzde 70 daha fazla ödeyecek. Ticarethane ulusal tarife 0,54 TL iken tüketici dip toplamda yüzde 23 fazla ve ticarethane serbest piyasa 0,45 TL iken tüketici tedarikçi değiştirmek yerine, yeşil tarife seçerse yüzde 43 daha fazla ödeyecek
Elektrik tarifeleri karşılaştırma ve tedarikçi değiştirme internet sitesi encazip.comkurucusu Çağada Kırım, şunları söylüyor: “Yeşil enerji tarifelerinin gerçek anlamda doğa dostu olması için sözleşme, sayaç okuma bildirimleri, faturalar gibi tüm kağıt üzerinde yapılan işlemlerin bir yasal düzenleme ile kağıt üzerinde olmaları yasaklanmalı ve şirketler ancak bu şekilde tüketicilere yeşil sertifikalı tarifeden elektrik enerjisi tedarik edebilmelidir. Bunun için de detaylı bir düzenleme yapılıp yeşil tarifelerin tam kapsamının belirlenmesi elzem.” diyor
Fosil kaynaklardan elde edilen enerji kaynakları varlıklarını güçlü bir biçimde sürdürse de hem uzun vadede rezervlerinin tükenme ihtimallerinin olması hem de bu tipteki enerji kaynaklarına olan genel yaklaşımların olumsuzluğu nedeniyle enerji üretiminde; güneş, su ve rüzgar gibi doğal kaynaklara olan ilgi her geçen gün artıyor
Çevreye duyarlı şekilde üretilen enerji türünü ifade eden “yeşil enerji”, üretim şekline göre farklı maliyetler oluşturmakta. “Yeşil enerji” çevresel duyarlılığının yanında enerji kaynaklarının yerlileştirilmesi açısından da önem taşıyor
Ülkemizde yeşil, yenilenebilir enerji kaynakları toplam elektrik üretiminin yaklaşık yüzde 40’ını kapsıyor. En büyük enerji üretimi ise tamamına yakını ithal edilen doğal gaz kaynakları kullanılarak yapılıyor. Yeşil enerji üretiminin büyük bir kısmı, hidrolik (su gücü) kaynaklar ile sağlanmakta olup son yıllarda artan devlet teşvikleri ile özellikle rüzgar enerjisinin kullanım payı da artış göstermeye devam ediyor
2024’te yüzde 50 artacak
Uluslararası Enerji Ajansının (IEA) "Yenilenebilir Enerji 2019" raporuna göre, küresel yenilenebilir enerji kapasitesinin 2019-2024 döneminde yüzde 50 artarak 3 bin 721 gigaWatt’a yükseleceği öngörülüyor. Bu dönemde, dünya yenilenebilir enerji kurulu gücüne bin 200 gigaWatt kapasite eklenecek. 2024 yılında geçen yıla göre yüzde 50 artacağı öngörülen Türkiye'nin yenilenebilir enerji kaynaklarının, bu artışla Avrupa'da en fazla yenilenebilir enerji kapasitesi bulunan 5 ülkeden biri olacağı tahmin ediliyor
Tedarikçi firmalar yeşil enerji tarifesi oluşturabiliyor
Bugün, herhangi bir yeşil tarife seçimi yapılmaması durumunda, elektrik enerjisinin ülkemizin elektrik havuzundan tedarik edildiği kabul ediliyor. Geçtiğimiz yıla bakıldığında tüketilen lisanslı elektriğin yüzde 42,1’i’nin yenilenebilir kaynaklardan üretildiği görülüyor
Yapılan son düzenlemelerle birlikte “yetkilendirilen tedarikçi firmalar” yeşil enerji tarifeleri oluşturarak sadece karbon salınımı düşük yeşil ve yerli enerji kaynakları ile üretilen enerjiyi tüketiciye sunabiliyor. Düzenlemeye göre, elektrik tedarikçileri, her yıl bir önceki yıl sattıkları elektriğin ne kadarının yenilenebilir enerji kaynakları kullanan santrallerden yapılan alımlarla sağlandığını internet sitelerinde belirtmek zorunda. Böylece tüketiciler seçtikleri elektrik tedarikçilerinin ne kadar “yeşil” olduğunu önceden görebiliyor ve seçimlerini buna göre yapabiliyor
Yeşil tarife için detaylı düzenleme yapılmalı
Son yapılan mevzuat değişikliklerine göre artık tüketiciler, kullandıkları elektriğin yalnızca yenilenebilir kaynaklardan olmasını talep edebilecek. Açıklanan tarifelere göre yeşil tarife aktif enerji birim fiyatı 0,70 TL olarak belirlendi. Yeşil olmayan tarifelerin evler için 0,36 TL iken tüketici fatura dip toplamında yüzde 70 daha fazla ödeyecek. Ticarethane ulusal tarife 0,54 TL iken tüketici dip toplamda yüzde 23 fazla ve ticarethane serbest piyasa 0,45 TL iken tüketici tedarikçi değiştirmek yerine, yeşil tarife seçerse yüzde 43 daha fazla ödeyecek
Elektrik tarifeleri karşılaştırma ve tedarikçi değiştirme internet sitesi encazip.comkurucusu Çağada Kırım, şunları söylüyor: “Yeşil enerji tarifelerinin gerçek anlamda doğa dostu olması için sözleşme, sayaç okuma bildirimleri, faturalar gibi tüm kağıt üzerinde yapılan işlemlerin bir yasal düzenleme ile kağıt üzerinde olmaları yasaklanmalı ve şirketler ancak bu şekilde tüketicilere yeşil sertifikalı tarifeden elektrik enerjisi tedarik edebilmelidir. Bunun için de detaylı bir düzenleme yapılıp yeşil tarifelerin tam kapsamının belirlenmesi elzem.” diyor
FACEBOOK YORUMLAR