CEO'lar ve Şirket Yöneticileri Teknoloji Yatırım Yapmalı
VMware Inc. (NYSE: VMW), Vanson Bourne ile birlikte gerçekleştirdiği ve EMEA'dan 2.250 kişinin katıldığı araştırmasının bulgularını yayınladı. VMware'ın yayınladığı araştırmaya göre şirketlerin hızla değişen dünyada başarılı olabilmesi için teknoloji ve yazılım alanlarında geçmişe sahip çalışanların yönetici olması gerekiyor
10 Temmuz 2020 - 07:07
EMEA'daki kurumsal liderlerin yaklaşık dörtte üçü (yüzde 71), şirketlerin başarılı olmak istiyorlarsa CEO ve yönetici liderlik pozisyonlarını uygulama veya yazılım geliştirme gibi teknoloji alanında kariyer yapmış insanlara vermesi gerektiğini söylüyor.
VMware tarafından görevlendirilen Vanson Bourne'un yaptığı araştırmaya* göre teknoloji ekip üyelerinin liderlik rollerine yükseltilmesi, kurumlara önemli katkılar sunuyor. Sağlanan belirli katkılara bakıldığında kurum liderlerinin yarısı (yüzde 50), tüm şirket içinde verimliliğin arttığını, yüzde 42'si ise iş performansının arttığını, yüzde 40'ı ise inovasyon potansiyelinin arttığını, üçte birinden fazlası (yüzde 37) ise müşteri deneyimlerinin iyileştiğini belirtiyor.
Teknolojileri dönüştüren ve iş modellerini iyileştiren dijital dönüşüm, liderlerin ve kurumlarının hızla değişen pazar dinamiklerini, iş modellerini ve çalışan hareketliliğini benimsemelerine yardımcı oluyor. Salgın sırasında EMEA bölgesindeki kurumlar, modernleştirilmiş uygulamaların performanslarını ve dayanıklılıklarını iyileştirmek gibi faydalarının altını çiziyor. Araştırmaya katılanların yarısından fazlası (yüzde 57) modernleştirilmiş uygulamaların çalışanlarının uzaktan çalışmasında, üçte birinden fazlası (yüzde 39) değişen ortama karşı güncellemelerin sürekli gönderilmesinde ve yüzde 37 de çalışma süresinin artmasında önemli rol oynadığını söylüyor.
EMEA'daki uygulama geliştiricilerin ve teknoloji liderlerinin dörtte üçünden fazlası (yüzde 80), uygulamaları başarılı bir şekilde modernleştirmeden kurumların sınıfının en iyisi müşteri deneyimi sunamayacağını düşünüyor. Bu durum, küresel yönetici topluluklarında da görülüyor. Yöneticilerin yüzde 80'inden fazlası uygulama portföylerinin geliştirilmesinin, doğrudan gelir artışına bağlı müşteri deneyimini iyileştireceğine inanıyor**.
VMware EMEA Uygulama ve Bulut Yerlisi Platformlar Direktörü Ed Hoppitt, konuyla ilgili şunları söylüyor: “Kurumsal liderler daha önce bu kadar büyük ölçekli bir değişim görmemişti. Bu yüzden teknolojiye yönelik önemli bir bilgi birikimine sahip olan, uygulamaların her türlü pazar koşuluna uyum sağlamalarına nasıl yardımcı olacağını bilen yöneticilere sahip şirketler, gerçek bir avantaja sahip oluyor. Gerçekten de dünyadaki kurumsal liderlerin dörtte üçü, teknoloji geçmişine sahip liderliğin başarı getireceği konusunda hemfikir. Evlerinden çalışan ve eğitimine devam eden on milyonlarca insan ve öğrenciler, aylar içinde temas-takip uygulamaları geliştiren devletler, önemli gelir akışları oluşturmak için kendisini ölçekleyebilen bankalar, tek bir gecede dijital platform seçeneklerine bakan kurumlar ve perakendeciler göz önünde bulundurulduğunda, salgının on yıllar boyunca gerçekleşecek dijital dönüşümü aylar içine sığdırdığını söyleyebiliriz. İhtiyaç duyulduğunda kullanıcılara bilgi ve hizmet sağlayan kurumsal uygulamaları elde edebilme imkanı, şirketlere başarıyı getiriyor ve müşteri etkileşimini doğal bir şekilde artırabiliyor. DNA'sında teknoloji bulunan bir liderlik, bu dijital hizmetleri sunmak için yazılım kullanılan dijital bir temel ile bir araya geldiğinde kazandıran bir ikili ortaya çıkıyor.”
Teknolojik uzmanlığın dünyanın en başarılı kurumsal liderleri bir araya getiren önemli bir ortak nokta olduğu konusunda hemfikir olduğunu belirten Node Africa CEO'su Phares Kariuki, şunları söylüyor: “Sağlık, üretim, finans gibi birçok sektörde teknoloji büyük rol oynuyor. Bu yüzden şirketleri yöneten en iyi insanların yazılım ve teknoloji alanlarında bir geçmişi oluyor. Bu geçmişe sahip yöneticiler, müşterilerinin etkileşime girebilmesini sağlayacak ve rekabet avantajı yaratabilecek araçları ve hizmetleri daha iyi bir şekilde geliştirebiliyor. Önceden şirket içinde bir kurum olarak değerlendirilen teknoloji ve bu alanda becerilere sahip kişiler, artık yönetim kurullarında ve en önemli pozisyonlarda yer alıyor.”
Devamlı geliştirmenin yanı sıra yeni uygulama ve hizmetleri ulaştırmanın rekabet avantajı sağladığı, araştırmanın bulgularıyla da destekleniyor. Araştırma aynı zamanda EMEA'daki yüksek performansa sahip şirketlerin daha verimli ve etkili uygulama geliştirme süreçlerine sahip olduğunu gösteriyor. Yeni uygulamaların üçte ikisi (yüzde 66), yüksek performansa sahip şirketlerin bünyesinde geliştiriliyor***. Az performansa sahip şirketlerde ise bu oran yüzde 41'e düşerken****, yüksek performanslı şirketlerde uygulama geliştirme çalışmalarının yüzde 70'i planlanan zamanlarda üretim aşamasına geçiyor ve düşük performanslı şirketlerde üretim aşamasına geçen uygulama yüzdesi 41'e düşüyor.
VMware tarafından görevlendirilen Vanson Bourne'un yaptığı araştırmaya* göre teknoloji ekip üyelerinin liderlik rollerine yükseltilmesi, kurumlara önemli katkılar sunuyor. Sağlanan belirli katkılara bakıldığında kurum liderlerinin yarısı (yüzde 50), tüm şirket içinde verimliliğin arttığını, yüzde 42'si ise iş performansının arttığını, yüzde 40'ı ise inovasyon potansiyelinin arttığını, üçte birinden fazlası (yüzde 37) ise müşteri deneyimlerinin iyileştiğini belirtiyor.
Teknolojileri dönüştüren ve iş modellerini iyileştiren dijital dönüşüm, liderlerin ve kurumlarının hızla değişen pazar dinamiklerini, iş modellerini ve çalışan hareketliliğini benimsemelerine yardımcı oluyor. Salgın sırasında EMEA bölgesindeki kurumlar, modernleştirilmiş uygulamaların performanslarını ve dayanıklılıklarını iyileştirmek gibi faydalarının altını çiziyor. Araştırmaya katılanların yarısından fazlası (yüzde 57) modernleştirilmiş uygulamaların çalışanlarının uzaktan çalışmasında, üçte birinden fazlası (yüzde 39) değişen ortama karşı güncellemelerin sürekli gönderilmesinde ve yüzde 37 de çalışma süresinin artmasında önemli rol oynadığını söylüyor.
EMEA'daki uygulama geliştiricilerin ve teknoloji liderlerinin dörtte üçünden fazlası (yüzde 80), uygulamaları başarılı bir şekilde modernleştirmeden kurumların sınıfının en iyisi müşteri deneyimi sunamayacağını düşünüyor. Bu durum, küresel yönetici topluluklarında da görülüyor. Yöneticilerin yüzde 80'inden fazlası uygulama portföylerinin geliştirilmesinin, doğrudan gelir artışına bağlı müşteri deneyimini iyileştireceğine inanıyor**.
VMware EMEA Uygulama ve Bulut Yerlisi Platformlar Direktörü Ed Hoppitt, konuyla ilgili şunları söylüyor: “Kurumsal liderler daha önce bu kadar büyük ölçekli bir değişim görmemişti. Bu yüzden teknolojiye yönelik önemli bir bilgi birikimine sahip olan, uygulamaların her türlü pazar koşuluna uyum sağlamalarına nasıl yardımcı olacağını bilen yöneticilere sahip şirketler, gerçek bir avantaja sahip oluyor. Gerçekten de dünyadaki kurumsal liderlerin dörtte üçü, teknoloji geçmişine sahip liderliğin başarı getireceği konusunda hemfikir. Evlerinden çalışan ve eğitimine devam eden on milyonlarca insan ve öğrenciler, aylar içinde temas-takip uygulamaları geliştiren devletler, önemli gelir akışları oluşturmak için kendisini ölçekleyebilen bankalar, tek bir gecede dijital platform seçeneklerine bakan kurumlar ve perakendeciler göz önünde bulundurulduğunda, salgının on yıllar boyunca gerçekleşecek dijital dönüşümü aylar içine sığdırdığını söyleyebiliriz. İhtiyaç duyulduğunda kullanıcılara bilgi ve hizmet sağlayan kurumsal uygulamaları elde edebilme imkanı, şirketlere başarıyı getiriyor ve müşteri etkileşimini doğal bir şekilde artırabiliyor. DNA'sında teknoloji bulunan bir liderlik, bu dijital hizmetleri sunmak için yazılım kullanılan dijital bir temel ile bir araya geldiğinde kazandıran bir ikili ortaya çıkıyor.”
Teknolojik uzmanlığın dünyanın en başarılı kurumsal liderleri bir araya getiren önemli bir ortak nokta olduğu konusunda hemfikir olduğunu belirten Node Africa CEO'su Phares Kariuki, şunları söylüyor: “Sağlık, üretim, finans gibi birçok sektörde teknoloji büyük rol oynuyor. Bu yüzden şirketleri yöneten en iyi insanların yazılım ve teknoloji alanlarında bir geçmişi oluyor. Bu geçmişe sahip yöneticiler, müşterilerinin etkileşime girebilmesini sağlayacak ve rekabet avantajı yaratabilecek araçları ve hizmetleri daha iyi bir şekilde geliştirebiliyor. Önceden şirket içinde bir kurum olarak değerlendirilen teknoloji ve bu alanda becerilere sahip kişiler, artık yönetim kurullarında ve en önemli pozisyonlarda yer alıyor.”
Devamlı geliştirmenin yanı sıra yeni uygulama ve hizmetleri ulaştırmanın rekabet avantajı sağladığı, araştırmanın bulgularıyla da destekleniyor. Araştırma aynı zamanda EMEA'daki yüksek performansa sahip şirketlerin daha verimli ve etkili uygulama geliştirme süreçlerine sahip olduğunu gösteriyor. Yeni uygulamaların üçte ikisi (yüzde 66), yüksek performansa sahip şirketlerin bünyesinde geliştiriliyor***. Az performansa sahip şirketlerde ise bu oran yüzde 41'e düşerken****, yüksek performanslı şirketlerde uygulama geliştirme çalışmalarının yüzde 70'i planlanan zamanlarda üretim aşamasına geçiyor ve düşük performanslı şirketlerde üretim aşamasına geçen uygulama yüzdesi 41'e düşüyor.
FACEBOOK YORUMLAR