Zinde olmanın 5 püf noktası
Kış boyunca daha az harekete alışan vücudumuzun ve yavaşlayan metabolizmamızın baharın gelmesi ve doğanın canlanmasıyla birlikte değişen ısı, ışık ile nem oranına adapte olmaya çalışması bahar yorgunluğuna sebep olabiliyor. Beslenme ve diyet uzmanları zinde kalmanızı sağlayacak önerilerini sıraladı
Yumurta içeriğindeki zengin protein sayesinde özellikle bahar yorgunluğuyla savaşan önemli bir besin. İçerdiği kolin hücre çeperinin korunmasına yardım ederken, biyotin ve A vitamini de bağışıklığı güçlendiriyor. Beslenme ve Diyet Uzmanı Deniz Uzunoğlu içeriğindeki biyotinden yararlanabilmek için yumurtanın doğru pişirilmesi gerektiğini belirterek, “İyi pişmiş yumurtada yeşil halka oluşmamasına dikkat edilmeli, çünkü demir-sülfür olarak adlandırılan bu halka demirin vücutta kullanımını engelliyor. Sağlığımız üzerindeki pek çok faydası nedeniyle günde bir adet yumurtayı mutlaka tüketin” diyor”
Elma
Posa kaynağı pektinden zengin olan elma bağırsak sağlığını destekliyor ve antioksidan bir vitamin olan C vitamini açısından zengin yönüyle de bahar yorgunluğunun etkilerini azaltmada destek sağlıyor. Günde bir adet elma tüketmeniz bir porsiyon meyve ihtiyacınızı karşılıyor.
Çilek
“İçerdiği antosiyanin maddesiyle yüksek antioksidan özellik gösteren çilek, vücudun bahar yorgunluğuyla savaşmasına katkı sağlıyor.” diyen Beslenme ve Diyet Uzmanı Deniz Uzunoğlu, çileğin aynı zamanda B6 vitamin içeriğiyle stresli durumlarda sakinleşmenize destek olduğunu belirtiyor. Günde 10-12 adet çilek tüketmeniz bir porsiyon meyveye denk geliyor.
Enginar
Faydaları saymakla bitmeyen enginar, potasyum, magnezyum, A vitamini ve B3 vitaminine ek olarak içerdiği ‘ciarin’ ile organların düzenli çalışmasına yardım etmesinin yanı sıra vücut yorgunluğuyla da savaşıyor. Prebiyotik etkisiyle bağırsak sağlığını destekleyen ve düşük kaloriye sahip olan enginarı haftada 2-3 porsiyon tüketmeyi ihmal etmeyin.
Ispanak
En zengin antioksidan kaynaklarından biri olan ıspanak, içerdiği magnezyum, demir ve potasyum içeriğiyle vücut direncinin arttırılmasında rol oynuyor, bu sayede bahar yorgunluğuna karşı iyi geliyor. Düşük kalorisi ve zengin lif içeriğiyle bağırsak sağlığını da destekliyor. Ispanakta yüksek miktarda bulunan ‘kuersetin’ vücudun stresle savaşmasına katkıda bulunuyor.
Roka
Glukozinolat ve yüksek klorofil içeriğiyle güçlü bir antioksidan olan roka, bahar yorgunluğunun vücutta yarattığı stresle savaşarak zindeliği arttırıyor. Güne daha enerjik başlamak için kahvaltılarınızda rokaya mutlaka yer verin.
Ceviz
E vitamini içeriğiyle bağışıklık dostu ve değerli yağ asit örüntüsüyle beslenmemizde mutlaka yer vermemiz gereken ceviz, içerdiği antioksidan polifenolik bileşenler ile kabuk kısmında bulunan lif sayesinde bahar yorgunluğunun vücutta yol açtığı stresle savaşıyor. Baharı zinde geçirmek için günde 2 adet ceviz tüketmeyi alışkanlık haline getirin.
Kivi
Kivi içerdiği bol miktarda C vitamini sayesinde bağışıklığın güçlenmesinde önemli role sahip. Yapılan çalışmalar, kivinin ruh halimizi iyileştirdiğini ve daha enerjik hissetmemizi sağladığını gösteriyor. Kiviyi kahvaltınızda yumurtayla birlikte tüketmeniz güne daha enerjik başlamanıza destek sağlayacaktır.
Semizotu
Yüksek omega-3 oranına sahip semizotu ayrıca içerdiği potasyum ve magnezyumla birlikte bağışıklığın güçlenmesine katkıda bulunuyor, bahar yorgunluğuyla başa çıkmanıza destek veriyor. Düşük kalori, yüksek vitamin ve mineral içeriğiyle sofralarınızdan eksik etmemeniz gereken semizotu yoğurtla birlikte tüketildiğinde daha da faydalı oluyor.
Erik
Beslenme ve Diyet Uzmanı Deniz Uzunoğlu eriğin yüksek C vitamini içeriğiyle demir emilimini arttırdığını belirterek, “Erik sahip olduğu antioksidan özellikler sayesinde bağışıklığı sistemini destekliyor ve yorgunluğa karşı vücut direncini arttırıyor” diyor.
Beslenme ve Diyet Uzmanı Deniz Uzunoğlu, baharda zinde olmanın kurallarını şöyle sıralıyor:
Güne mutlaka kahvaltı öğünüyle başlayın. Öğün atlamayın.
Yüksek glisemik indeksli besinler kana hızlı karışıyor; kan şekerini hızla yükseltip, düşürüyor. Kan şekerindeki bu dalgalanmalar yorgunluk ve uyku haline neden oluyor. Düşük glisemik indeksli besinler tüketmeniz kan şeker kontrolünü sağlamada en iyi tercih olacaktır
Haftalık toplamda 150 dakika olacak şekilde, en az 3 gün 45-50’şer dakika tempolu yürüyüş yapmaya özen gösterin. Yürüyüş hem kilo kontrolünü sağlıyor hem de kendinizi daha enerjik hissetmenize yardımcı oluyor
Yeterli uyku; fiziksel ve ruhsal stres yönetimi üzerinde etkili oluyor. Ayrıca bağışıklık sistemini destekleyici sitokinlerin salınımı uyku sırasında gerçekleşiyor. Uykudan 1-2 saat önce besin tüketimini kesmeniz uyku kalitesini arttıracaktır
Su tüketimi, vücuttaki toksinlerin uzaklaştırılması, bakteri ile virüslerin etkisiz hale getirilmesi ve vücudun zinde kalması için çok önemli. Kilo başına 30 ml olarak hesaplayarak yeterli su tüketimini her gün sağlamalısınız. Kahve ve çayın suyun yerini tutmayacağı gibi, vücuttan kaybedilen su miktarını arttıracağını da göz ardı etmeyin