İTB Meclisi'nde ihracattaki artış konuşuldu
İzmir Ticaret Borsası Nisan Ayı Olağan Meclis Toplantısı Meclis üyelerinin geniş katılımıyla gerçekleştirildi. Toplantının ana gündemi COVİD-19 önlemleri, ihracattaki artış, Avrupa Yeşil Mutabakatı ve pamuk piyasasındaki gelişmeler oldu
Nisan Ayı Olağan Meclis Toplantısı’nda konuşan İzmir Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli, Amerika Birleşik Devletleri Yönetiminin, 1915’te yaşanan olayları soykırım olarak nitelendirmesini, ülkemiz ve milletimiz açısından kabul edilemez bulduklarını belirterek söze başladı ve “Borsa olarak, ABD’nin tarihi gerçekleri yok saymasını kınıyor ve reddediyoruz.” Dedi
Covid-19 ile mücadele kapsamında ülke genelinde 17 Mayıs’ta tam kapanmaya geçilmesine de değinen Işınsu Kestelli, “Topyekûn bir mücadele vermeden bu salgının üstesinden gelemeyeceğimizin hepimiz farkındayız. Ancak bunu yaparken alınan ve alınacak tedbirlerin üreten ve çalışan kesimler üzerindeki ekonomik yansımaları da asla göz ardı edilmemeli. Unutmayalım ki; bu dönemde her ne pahasına olursa olsun üretim kaslarımızı güçlü tutmak mecburiyetindeyiz. Yaşadığımız zorlu süreçte Kısa Çalışma Ödeneğinin tüm sektörler için üç ay uzatılmış olmasını son derece faydalı buluyorum. Hükümetin alınan yeni önlemler çerçevesinde ihtiyaç duyan kesimler için ek destekler sağlayacağını da ümit ediyoruz. Umarım belirlenen kapanma süresi yeterli olur ve aşılamaya paralel olarak temmuz ayında önemli ölçüde rahatlarız.” diye konuştu
İç piyasada işlerin yavaşladığı, turizm gelirlerinin ciddi anlamda azaldığı salgın döneminde, üretimden gelen güç ve ihracatçıların gayreti ile ülke ekonomisine nefes aldıran gelişmelere imza atılmaya devam edildiğine değinen Kestelli, “Mart ayında ihracatımız yeni bir rekor kırarak yüzde 42’lik bir artışla 19 milyar dolara ulaştı. 2021’in ilk üç ayı ihracat rakamı da 50 milyar doları aştı. Böylece üst üste iki çeyrekte 50 milyar dolar barajını aşmış olduk. Ayrıca mart ayında tüm zamanların en yüksek aylık ve ilk çeyrek ihracat rakamları elde edildi. İhracatta yakalanan bu olumlu hava, geçtiğimiz aylarda Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan Ekonomi Reform Paketini gündemde tutmak adına hepimizi cesaretlendirmeli. Yatırım, istihdam, üretim ve ihracat zincirini en güçlü biçimde oluşturmayı hedefleyen reform paketi, ulusal hedeflere kararlılıkla varmamızı sağlayacak en önemli gücümüz. Bu dönemde İzmir ve Ege Bölgesi de önemli bir sıçrama gerçekleştirdi. İzmir 1 milyar 387 milyon dolar ihracat gerçekleştirirken, Ege Bölgesi illerinin toplam ihracat rakamı 2 milyar 505 milyon dolar olarak kayıtlara geçti.” dedi
Konuşmasının son bölümünde günümüzdeki en önemli konulardan birisi olan tarım sektörünün çevre ile olan ilişkisine değinen Kestelli, “Çok değil 5-10 yıl önce yoğun olarak tartışılmaya başlanan bu süreç, verimlilik ve üretim artışı ve izlenebilirlik sistemlerini göz ardı etmeden doğal çevrenin korunmasını hedefliyor. Beklenmedik iklim olayları ve son 1 yıldır yaşanan koronavirüs salgını bu sürecin hızlanmasına neden oldu. Avrupa Yeşil Mutabakatı (European Green Deal) olarak isimlendirilen program 2019 Aralık ayında açıklandı. Bu program ile üye ülkeler coğrafyasında 2050 yılına kadar “karbon nötr” olma hedefli yol haritası kamuoyu ile paylaşıldı. Bu hedef çerçevesinde hemen her alanda alınacak önlemler ve programlar da bir takvime bağlandı. Ülkemizin en önemli ticaret partneri durumunda olan AB, uluslararası rekabette dezavantajlı duruma düşmemek ve karbon salımını önlemek amacıyla dış ticarette de bazı önlemleri kademeli olarak hayata geçirecek. Bu önlemlerden ülke olarak mutlaka etkileneceğiz. Tarım ve gıda sektörümüzün bu durumdan pozitif etkilenmesi amacıyla derhal harekete geçmeli, üretim süreçlerimizi yeniden gözden geçirerek mutlaka daha çevreci hale getirmeliyiz. Tarım ve Orman Bakanlığımızın da bu konuda çalışmalara başladığını görüyoruz. Örneğin, 9 Nisan tarihinde yayınlanan yönetmelik ile tarımsal faaliyetlerden kaynaklanan nitrat kirliliğinin önlenmesine yönelik tebliğde düzenleme yapıldı. Buna göre hayvancılık işletmelerine 11 Şubat 2024 tarihine kadar iyi tarım uygulamalarına uyum zorunluluğu getirildi. Önümüzdeki süreçte daha birçok konuda benzeri önlemlerin hayata geçirileceğini düşünüyoruz. Tabi bütün bunları sadece dış ticaretimizin olumsuz etkilenmemesi için değil, gelecek kuşaklara daha iyi bir dünya bırakmak için benimsemeli ve zorunlu hale gelmeden uygulamaya başlamalıyız.” diye konuştu
İzmir Ticaret Borsası Meclis Başkanı Barış Kocagöz de geçtiğimiz hafta ABD Başkanı Biden’ın 1915 olayları ile ilgili olarak soykırım ifadesini kullanmasını kınayarak sözlerine başladı ve “Ülke olarak tarihi gerçeklerin araştırılması ve ortaya çıkarılması için yaptığımız çağrılara ve arşivlerimizi açmamıza rağmen bu asılsız iddiaları ortaya atan politikacıları ve devletleri dost ve müttefik olarak nitelendirmek çok zor. Dünya’nın en önemli merkezinde bulunan ve stratejik bir coğrafyaya sahip olan ülkemizi farklı zamanlarda bu tip şeylerle zorlamaya çalışmak iki ülke dostluğuna zarar vermekten öteye gidemez. Bugüne dek bu hep böyle oldu ve bundan sonra da kimseye bir faydası olmaz.” Dedi
Geç de olsa bahar mevsiminin kendini hissettirmeye başladığını belirten Barış Kocagöz, “Umutla yeni bir üretim sezonun başlangıcındayız. Tarla ürünlerinde ekim dikim çalışmaları, bahçe ürünlerinde de bakım çalışmalarına başlandı. Pamuk ekimleri de tüm ülkemizde başladı ve önümüzdeki 15-20 günlük süreçte pamuk ekimleri tamamlanacak. Umarız bu süreçte iklim şartları olumlu seyreder ve umutla toprağa bıraktığımız tohumlar sorunsuz bir şekilde filizlenir. Ülkemiz için stratejik bir ürün olan pamukta mahlıç üretim yüzde 19 oranında gerileyerek 656 bin ton olmuştu. Üretimdeki bu gerileme ortalama verim miktarı yüzde 7 oranında artmasına rağmen gerçekleşmişti. Ekim alanları bölgemiz genelinde yüzde 14 yükselmesine rağmen diğer bölgelerdeki ekim alanı azalışı yüzde 34’e ulaşmıştı. Bunun sonucu olarak eylül-şubat ayları arasındaki sezonun 5 aylık döneminde pamuk ithalatında bir önceki sezonun aynı dönemine göre yüzde 11 artış yaşandı. 518 bin ton pamuk ithalatına karşılık olarak 813 milyon dolar dövizi ihracatçı ülkelere ödedik. Bu sezon ekim alanlarının bölgemizde hemen hemen aynı kalmasını ya da bir miktar azalmasını bekleyebiliriz. Özellikle azalışın buğday ekim alanlarında artıştan ve diğer taraftan ayçiçeği tohumu ekimindeki artış nedeniyle Menemen ve Bergama ilçelerinde olabileceğini düşünüyoruz.” diye konuştu
Konuşmasında pamuk üretimine ilişkin TÜİK tarafından geçtiğimiz hafta yayınlanan veriye de değinen Kocagöz, “Yapılan çalışmaya göre şubat ayı itibariyle tarımsal girdi fiyatları yıllık bazda yüzde 19,60 oranında artış gösterdi. En çok artan girdi fiyatı yüzde 36 ile gübre fiyatlarında yaşanmış görünüyor. Artışın tarımsal ilaçlarda yüzde 10, enerjide yüzde 7, makine bakım masraflarında yüzde 29 ve hayvan yeminde yüzde 25 olduğunu görüyoruz. Ancak piyasa verileri ile kendi hesaplarımızı göz önüne aldığımızda bu artışın daha yüksek olduğunu düşünüyorum. Üretim maliyetlerindeki bu artış üreticimizi gerçekten çok zorluyor ve tarımsal üretimin sürdürülebilirliğini tehdit ediyor. Umarım yeni sezonda ürün fiyatları çiftçimizi tatmin edecek bir seviyede oluşur ve koca bir yılın emeği boşa gitmez.” dedi.
Meclis üyelerinin söz aldığı toplantının son bölümünde ise tarım sektörüne ilişkin güncel gelişmeler ile ilgili görüş alışverişi yapıldı.