Güneş ve rüzgar enerjisine ilgi artıyor
Sanayicilerin güneş enerjisine ilgisinin giderek arttığını söyleyen Güneş Enerjisi Yatırımcıları Derneği Başkanı Cem Özkök, 'Üretimde kullanılan elektrik güneş ya da rüzgâr enerjisinden sağlanıyorsa AB'ye ticarette ek vergi ödenmeyecek
Türkiye son yıllarda güneş ve rüzgâr başta olmak üzere yenilenebilir enerji alanındaki adımlarını hızlandırıyor. Özellikle güneş tarafında son bir yılda üretim yüzde 50 arttı. Kurulu güç ise 6 bin 869 megavata ulaştı. Böylece elektrikte toplam kurulu gücün yüzde 7.1’i güneş oldu.
REKABETE DİREKT ETKİ
Sanayicinin güneşe ilgisinin ciddi derecede arttığını söyleyen Güneş Enerjisi Yatırımcıları Derneği (GÜYAD) Başkanı Cem Özkök, “Avrupa, yeşil üretim konusunda uzun süredir gündeminde olan konular ile ilgili net bir yol haritası ortaya koydu. Artık sanayicinin üretim süreçlerinde ortaya çıkardığı karbon ne kadar azsa rekabet gücü de o kadar yüksek olacak. Üretimde kullandığı elektrik güneş ya da rüzgâr enerjisinden sağlanıyorsa ek vergi ödemeyecek. Bu da sanayicimiz için kritik. Hepsi avantaj sağlamak için şimdiden harekete geçmeye başladı. Yapılan yatırımlar 5 yılda kendini amorti ediyor” dedi.
POTANSİYEL ARTIYOR
Burada en önemli konunun çatı pazarı olduğuna değinen Cem Özkök, “Çatısı uygun olan sanayiciler yatırım için ilk adımlarını atıyor. Kahramanmaraş, Gaziantep gibi bölgelerdeki tekstil üreticileri bu konuda en hızlı aksiyon alanlar oldu. Bu konuda yeşil sertifikaya sahip üretim gücünü hızla kazanıp pazar avantajı yakalamak bütün sektörler için önemli olacak. Bu da güneş ve rüzgâr pazarı için büyük bir potansiyel oluşturuyor. Yenilenebilir kaynaklara ağırlık verilmesi mevcut dışa bağımlılığın ve dolayısıyla cari açığın azaltılması için oldukça önemli” diye konuştu.
‘TURİZME ENERJİ VERELİM’
Güneş yatırımcıları olarak en önemli taleplerinin turizm sektörünün kullandığı elektriğin güneş enerjisinden karşılanması olduğunun altını çizen Cem Özkök, “Türkiye’deki otellerin çatısı güneş santralı için uygun değil. Tarıma elverişsiz alanlara santral kurup turizm sektörü için üretim yapmak istiyoruz” diye konuştu. Sektörün ihracat gücünün de arttığına değinen Özkök, “Güneş üreticisi yeni teknolojilere hızlı uyum sağlıyor. Rekabet gücünü de arttırıyor. Özellikle Balkanlara ihracat giderek kuvvetleniyor” dedi
100 KAT BÜYÜME
Güneş pazarının dünyada 15 yılda çok büyük bir ilerleme kaydettiğini dile getiren Cem Özkök, “Kurulu güç 5-6 GW seviyesinden 600 GW seviyesine geldi. 100 katın üzerinde bir büyüme. Hem Türkiye de hem dünyada ciddi bir ilerleme göreceğiz” diye konuştu.
‘POTANSİYELİ KULLANMIYORUZ’
“Türkiye güneş enerjisi potansiyeli açısından önde gelen ülkelerden ama maalesef bu potansiyelden henüz yeterince faydalanamıyoruz” diyen Cem Özkök, “Türkiye’nin güneş potansiyeli Almanya’nın 2 katı ancak Almanya kurulu güçte Türkiye’den yaklaşık 8 kat önde. Son mini YEKA ihalesine yatırımcıdan rekor talep geldi. Özellikle KOBİ’lerden. Yatırımcının ilgisi ortada. Bu kapasiteyi arttırmak şart” ifadelerini kullandı.
70 FABRİKADA RÜZGÂR İÇİN ÜRETİM YAPIYOR
Türkiye’de rüzgâr enerjisinde 10 yılda 7 katlık bir büyüme yaşandığını söyleyen Türkiye Rüzgâr Enerjisi Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Güray Erol, “2010’da kurulu güç 1375 megavat iken 2020’de bu 9 bin305 megavata ulaştı. Geldiğimiz noktada rüzgâr enerjisinde sanayi tarafında 70 fabrika ekipman üretimi yapıyor. Sektörde doğrudan 15 bin beyaz ve mavi yakalı çalışıyor. Dolaylı olarak 25 bin kişilik istihdam var” dedi.
İHRACATA ÇALIŞIYORLAR
Türkiye’nin 2020 yılında 1224 megavatlık kurulu gücü devreye aldığını ifade eden Erol, “Türkiye yıllık kurulumda böylece dünyada 8’inci sıraya yükseldi. Bu konuda en hızlı dönemimiz yaklaşık 1400 megavatla 2014-2015 dönemiydi. Rüzgârda yıllık büyümenin yüzde 75’i sacece Çin ve ABD’den geliyor” diye konuştu. “Türkiye’de üretim yapan şirketlerin yarısı yabancı ortaklı şirketler ve küresel pazara üretim gerçekleştiriyorlar” diyen Erol “Bütün fabrikalar ihracat için çalışıyorlar. Ancak yerli üretim de giderek güçleniyor. Son iki yıldır herhangi bir markanın herhangi bir modeli yüzde 50 yerlilikle üretilebiliyor. Sanayicilerimiz de yüzde 50 dış pazara çalışıyorlar” ifadelerini kullandı.
DÜZENLİ KAPASİTE ARTIŞI
Rüzgâr enerjisinde daha öngörülebilir bir pazar oluşturmanın temel şart olduğunu söyleyen Güray Erol, “Türkiye’nin düzenli ve sürdürülebilir kapasite arzını sağlaması şart” dedi.